Ali Öcal "1975 yılında Soğanlık belde belediyesi iken, meclis üyesi ve belediye başkan vekiliydim. O tarihte bizim oturduğumuz Soğanlık'a Merkezi yerde bir cami yapılmasını talep ettim. Evimin önünde cami yapılması için belediye meclisine önergeyi veren benim. Hatta önergemi verirken Soğanlık'ın manzarasına manzara katacak, minareleriyle gök yüzünde ezanı muhammediyeyi çınlatacak bir caminin yapılması konusunda gereğini arz ederim diye belediye başkanına önerge veren, evimin önüne camiyi getiren benim. Kaldı ki Kartal Belediyesi'nin projesinde ve yeni yapılan proje de evimin manzarasının kapanması söz konusu değil, alakası yoktur. Benim evim deniz manzarası görmüyor ki. Burada bana büyük bir iftira atıldı. Benim evim 3 katlıdır. Fakat o gazete 6 kat olarak ifade etmiştir. Yalan attıkları bu şekilde zaten ortaya çıkıyor. Diğer taraftan dükkanlarımı genişleteceğimi ifade etmişler. Böyle bir şey söz konusu değildir. Ben bu binanın ruhsatını 1993 yılında CHP'li belediyeden alarak inşaatını yaptım. Benim evimin camiyle hiç bir alakası yok bu tamamen yalan ve iftiradır.
Yine aynı gazete benim Kartal Belediyesi'nin projesini dört yıl engellediğimi belirtiyor. Benim böyle bir gücümün olması söz konusu değildir. Bizim tek derdimizi var ise gelecek yıllarda halkımızın rahatlıkla namaz kılabileceği, geniş ve ferah bir caminin yapılmasıdır. Biz bu konuda mücadele gösterdik. Bizim ne Altınok Öz başkanla nede CHP'yle her hangi bir sorunumuz yoktur. Kartal Belediyesi'nin yaptığı projede camide 600 kişi namaz kılabiliyordu. Tamamında 1.000 veya en fazla 1.200 kişi namaz kılabiliyordu. Arka bahçesi ve yanları kullanılamıyordu. Büyükşehir belediyesinin yaptığı planda ise 5 bin kişi cami içinde avlusuyla beraber 10 bin kişi namaz kılabiliyor.
Evet ben camide müezzin bölümünde mikrofonu aldım ve dedim ki, "Aziz cemaat bu gün camiyle ilgili bir takım bilgilendirmeler yapılacak ve bu konuda size malumat verilecek. Bilginiz olsun" dedim. Cemaat "Nere de?" dediler. Ben de dedim ki "Karşıda ki Ak Parti İrtibat bürosunda olacak" Ben böyle der demez bizim imamımız "Burada propaganda olmaz" dedi. Ben propaganda yapmadım. Ben sadece camiyle ilgili toplantının olacağı mahali gösterdim cemaate. İmamın bağırıp çağırması ve cemaati teşvik etmesi sonucu bir takım homurdanmalar oldu. Camide kavga olduğu iddiası yalandır. Cami ile ilgili konu propaganda olabilir mi? Cemaat bana soruyor "sürekli bu camii nereye yapılacak? Bu cami nasıl olacak?" diyorlar. Ben de bu konuda bilgilendirileceksiniz diye duyuru yaptım. Ben cami dernek ikinci başkanıyım. 10 yıllık süreyi biz cami derneği olarak sürdürüyoruz.
Evim ve dükkanlarım 22 sene önce belediye başkanı Büklü zamanında yapıldı. Dükkanlarımın büyütülmesi konusu kesinlikle yalandır. Evimin 6 kat olduğunu ifade ediyor bu da yalandır. Evim 3 kattır. Bu gazete beni karalama ve kişilik haklarıma tecavüz etmek ve beni yıpratmak için bu haberleri yapmıştır. Gazete sahibini defalarca telefonla aradım açmadı. Mesaj attım dönmedi. Kendisi hakkında hukuki süreci başlatıp mahkemeye vereceğim. Hakkımda yalan haber yapmaktan, kişilik haklarıma saldırmaktan ve beni hedef gösteren yazılarından dolayı tazminat davası açacağım." diyerek sözlerini sonlandırdı.
